HABERİ PAYLAŞIN

Kuruluşu 1920'li yıllara dayanan, ülkemizde ekonomi bilincinin yerleşmesine katkıda bulunmak amacıyla yayınlar yapmakta; seminer, sempozyum ve konferanslar düzenlemekte; İktisat öğrenimi gören başarılı öğrencilere karşılıksız burs vermekte ve Türkiye Ekonomisi üzerine tez çalışması yapan genç İktisatçılar arasında ödüllü yarışmalar düzenlemekte olan Türkiye Ekonomi Kurumu'nun 2022 yılındaki Doktora Tez Ödülleri birinciliğini TOBB ETÜ İktisat Bölümü Doktora Programından "Çocuk İşçiliği Üzerine Makaleler" başlıklı doktora tezi ile 2022 yılında mezun olan Mustafa Utku Özmen kazandı.

Mezunumuzu ve danışmanları olan İktisat Bölümü öğretim üyeleri Prof. Dr. İsmail Sağlam ve Dr. Öğr. Üyesi Belgi Turan'ı tebrik ederiz.

 

 

Tez Özeti: 

Bu tez farklı politikaların çocuk işçiliği üzerindeki etkilerini incelemektedir. Bu amaçla, ilk olarak çocuk işçiliğine ilişkin tanımlar ve küresel görünüm sunulduktan sonra çocuk işçiliğini azaltmaya yönelik güncel politikalar tartışılmaktadır. Daha sonra, tezin kuramsal çerçevesi, ilgili yazın değerlendirmesi ve çalışmanın ampirik analizleri sunulmaktadır. İlk ampirik bölüm, Türkiye’de zorunlu eğitimin 8 yıldan 12 yıla uzatılmasının çocuk işçiliği üzerindeki etkilerini incelemektedir. Bu bölümde Çocuk İşgücü Anketi (ÇİA) verileri kullanılırken, ayrıştırma stratejisi farkların-farkı yöntemine dayanmaktadır. Yeni ya da eski zorunlu eğitim politikasına tabi olmalarından kaynaklanan farklılıklarını dikkate alarak, farklı yaş gruplarındaki çocukların işgücü piyasası çıktılarını karşılaştıran bu analiz, 12 yıl zorunlu eğitime tabi olmanın çocukların haftada uzun saatler çalışma olasılığını azalttığını bulmaktadır. Politika ayrıca farklı gruplardaki çocukların belirli işlerde ve sektörlerde çalışma ihtimalini de azaltmaktadır. İkinci ampirik bölüm, Türkiye’de asgari ücret artışının çocuk işçiliği üzerindeki etkisini analiz etmektedir. Asgari ücretin reel olarak önemli bir oranda yükseldiği bir dönem için ÇİA verileri kullanılarak yapılan incelemelerde asgari ücretli ailelerden gelen çocuklar ile diğer ailelerden gelen çocukların asgari ücret artışından önceki ve sonraki işgücü piyasası çıktıları karşılaştırılmaktadır. Bulgular, asgari ücret artışının 15 yaş altındaki çocukların -özellikle kızların- çalışma ihtimalini, 14 yaşın üzerindeki çocukların -özellikle erkeklerin- ise uzun saatler çalışma olasılığını azalttığına işaret etmektedir. Üçüncü ampirik bölüm ise düşük-ve-orta-gelirli ülkelerde, yapısal unsurları da dikkate alarak, zorunlu eğitim politikasının çocuk işçiliğini azaltma etkisini incelemektedir. Bu analizde UNICEF tarafından yayınlanan ve düşük-ve-orta gelirli ülkelerde yapılan Çok Göstergeli Küme Anketleri (Multi Indicator Cluster Surveys -MICS) verileri kullanılmaktadır. Zorunlu eğitim politikasında değişiklik yapmış 14 ülkeye odaklanan analizler, daha uzun süreli zorunlu eğitime tabi olmanın çocukların çalışma olasılığını düşürdüğüne işaret etmektedir. Ayrıca, demografiden eğitim altyapısına, yönetişimden işgücü piyasası dinamiklerine, gelir eşitsizliğinden kadınların toplumdaki yerine kadar birtakım yapısal unsurun, zorunlu eğitim politikasının çocuk işçiliğini azaltmadaki başarısını etkilediği gösterilmektedir.Özetle, bu tez hanehalkı geliri politikaları -asgari ücret- ve eğitim politikalarının -zorunlu eğitim- çocuk işçiliğine etkileri konusunda Türkiye’den elde edilen bulguları paylaşmaktadır. Bu konuda önceki ampirik yazın, etkilerin koşullara göre değişebileceğine işaret etmektedir. Bu çerçevede, bulgular etkilerin farklı yaş grubu, cinsiyet ve hanehalkı karakteristiklerine göre farklılaştığını göstermesi bağlamında önceki yazınla uyumludur. Ayrıca, tez, zorunlu eğitimin çocuk işçiliği üzerindeki nedensel etkilerini, yapısal unsurların rolünü de entegre ederek, düşük-ve-orta-gelirli ülkeler için ilk ülkeler arası analizi sunmaktadır. Tez, tüm bulguların işaret ettiği politika yapımına ve teorik modellemeye ilişkin çıkarımları tartışarak sona ermektedir.